İNSAN DÜŞÜNEN VARLIKTIR.

21 Kasım 2007 Çarşamba

EĞİTİM ÜZERİNE SÖYLEMLERİ

ALBERT EİNSTEİN' İN EĞİTİM ÜZERİNE SÖYLEMLERİ
Geçtiğimiz yüzyılda bilim alanında ismini en fazla duyuran dahilerden Albert Einstein in bir çok alandaki başarılı çalışmalarını çoğumuz biliriz. Onun çok iyi bir kuramcı, matematikçi ve fizikçi olmasının yanında, eğitim ile ilgili söylemleri yıllardan beri, beni hep düşündürmüştür. Çeyrek asırı geçen eğitmenlik mesleğim boyunca, eğitimimizde aksayan yanların neler olduklarına her değinildiğinde A.Einstein' in eğitimle ilgili söylediği şu sözler hep aklıma gelir. Zaman içerisinde uygulamaya çalıştığım, kimi kez başarılı, kimi kez de başarısız olduğum ilkelerimde bilinçli yada bilinçsiz olarak bu söylemlerden oldukça fazla etkilendiğimi anladım çoğu kez. Genellikle eğitim yılı başlarında öğrencilerimle paylaştığım A. Einstein' in bu düşüncelerini bu kez de sizlerle paylaşmayı yeğledim. Özellikle genç arkadaşlarımın hele hele her konumda ki eğitmen dostlarımın bu sözlerde bulabilecekleri çok şeyin olduğuna inanıyorum.
��Çoğu öğretmen bir öğrencinin ne bilmediğini bulmak için tasarlanmış sorularla zaman harcamaktadır. Oysa ki gerçek soru sorma sanatı, öğrencinin ne bildiğini ya da ne bilecek yetenekte olduğunu bulmayı amaçlar (Moszkowski, Conservation with Einstein, 1920)
��Bilgisiz ve bencil öğretmenler tarafından utandırılma ve zihinsel baskı genç beyinde asla giderilemez ve çoğunlukla ileriki hayatına zarar verecek hasarlar yapar
(Almanak van Leidsche Studentencorps' da aktarıldı, 1934)
�� Bence okul için en kötü şey, korku ve sahte otorite yöntemleriyle çalışmasıdır. Bu tür uygulamalar öğrencinin iyi hislerini, samimiyetini ve kendine güvenini yok eder. Bu, itaatkar insan üretir (Albany' deki bir demecinden alınmıştır. 15 Ekim 1936 )
��Eğitin amacı, bağımsız olarak hareket eden ve düşünen, buna rağmen en yüksek hayat başarılarını topluma hizmette gören bireyler yetiştirmek olmalıdır
(Albany' deki bir demecinden alınmıştır. 15 Ekim 1936 )
��Okulun amacı, genç insanın her zaman orayı bir uzman olarak değil düzgün bir kişilik olarak terketmesi olmalıdır (Albany deki bir demecinden alınmıştır. 15 Ekim 1936 )
��Aksi taktirde - uzmanlaşmış bir bilgiyle düzgün yetişmiş insandan çok, iyi yetişmiş bir köpeğe benzer (New York Times, 5 Ekim 1952 )
��Bir insan için olguları öğrenmek o kadar önemli değildir. Bunun için bir yüksek okula gerçekten gereksinimi yoktur. Bunları kitaplardan öğrenebilir. Bir yüksek bilimler okulundaki eğitimin değeri bir çok gerçeği öğrenmek değil, kitaplardan öğrenilemeyecek bir şeyi düşünmek için aklı eğitmektir (Bir yüksek öğretim kurumuyla ilgili demecinden. 1921 )


Dostoyevski (Budala Sayfa 85-86)
Neden korkuyorlardı, bilmiyordum. Çocuğa her şey açık açık anlatılmalı bence...Büyüklerin küçükleri, bütün ana-babaların kendi öz çocuklarını ne kadar az tanıdıklarını düşünür de çok şaşarım. Küçük olduklarını, daha öğrenmelerine vakit bulunduğunu ileri sürerek onlardan pek çok şeyi gizlemek... İşte insanı üzen, yanlış bir düşünce tarzı! Oysa çocuklar birçok şeyi yalnız anlamakla kalmazlar, babalarının onları daha pek küçük, her şeye aklı ermez saydıklarını da bilirler. Büyüklerin öyle çapraşık sorunları olur ki, ufacık bir çocuk buna kolay bir çözüm yolu buluverir. Ama bunu kimse görmez. Tanrım! Minicik, güzel bir kuş gözlerinizin içine güvenle bakarak sizi sevinçle dinlerken siz onu aldatabilir misiniz? Kuşları çok sevdiğim için çocukları onlara benzetirim.

Dostoyevski
Budala Sayfa 85-86