Gİdeceğim
demekle gidemediğimin,kalacağım demekle de kalamadığımın pespayesiyle,
Araf'tayım,
gidersem
nereye gideceğim,
kim,hangi şehir kabul eder beni, kırık kalbimi,yıkılan umutlarımla yalnızlığımı,
kim,hangi şehir kabul eder beni, kırık kalbimi,yıkılan umutlarımla yalnızlığımı,
kalırsam
kalbim incinecek,
umutsuz yaşamak zorundayım ve nedeni bilmediğim bir yalnızlık yaşayacağım…
umutsuz yaşamak zorundayım ve nedeni bilmediğim bir yalnızlık yaşayacağım…
Artık
eskisi gibi tad vermiyor her akşam tek dostum olan rakı kadehleri…
bana
şarkılarını söyleyen müzeyyen senar , zeki müren yada "hadi abbas vakit tamam" diyen mustafa keser ve diğerleri…
yazamıyorum
da içimde ki tükenmişlikle bir iki kelam bir şey…
İçimde
çoşkunum gün-güne azaldığını biliyorum...
kendimle küser oldum,
konuşamıyorum…
kendimle küser oldum,
konuşamıyorum…
Yalnızlığım
beni öylesine yalnızlaştırdı ki sırtımda kamburum oldu, nereye gidersem
gideyim, kiminle konuşursam konuşayım...
sanki kendime gidiyor...
sanki kendimle konuşmaktayım..
sanki kendime gidiyor...
sanki kendimle konuşmaktayım..
Bir
kitapta okumuşum gibi geliyor ama emin değilim diyorum.. doğrusu ne okuduğum
kitaplar, ne makaleler, ne de şiir artık beni etkilemiyor..
Belki de hoş olan bu diyorum ama sonrası ne diye düşünüyorum..
Belki de hoş olan bu diyorum ama sonrası ne diye düşünüyorum..
Sonrası mı
yine yalnızlık..
Gitmek
istiyorum önce kendimden, sonra burada ne varsa ondan.
Onlar mı
yalnızlığım,
Umutsuzluk,
Kırık kalbim...
Kırık kalbim...
Kalırsam
yalnızlığımla iyice yalnızlaşacağım,
umudumu tüketeceğim,
kalbim çok ağlayacak..
gidersem
nereye gideceğim,
kim,hangi
şehir kabul eder beni
kırık
kalbimi,
yıkılan
umutlarımla,
yalnızlığımı…
Ozan’ca