Sisifos
Başkaldırı,
her zaman, iktidar baskısından dolayı doğan ve ona karşı gösterilen bir
tepkidir. Toplumlar, doğal yaşam dengelerinin bozulmalarından dolayı tepki
gösterir. Eksi kutuplar, her zaman, bünyesinde artıları da bulundurur. Var olan
sistemin istekleri hiç bir zaman bitmeyeceğinden ya da baskı ve kıyım
geleneklerini hiç bir zaman bırakmak istemeyeceklerinden dolayı, kendine
paralel başkaldırılar da her daim yeşerecektir. Sistem, köylüyü toprakla,
şehirlerde yaşayanları evle, çiftçiyi tohumla, emekliyi üç kuruşluk maaşla,
öğrenciyi meslekle kontrolü altına alarak tüm bireyleri kendine mahkum etmiştir
adeta. Peki bu hep böyle miydi?
Hayır.
İnsan
doğasının olağan üstü diyebileceğimiz bitmek bilmez iradesi her daim yeni
Sisifos'lara gebe olmuştur.
Sisifos,
mücadele demektir. Sisifos bizler gibi bir ölümlüdür. Zeus, Sisifos’u tanrılara
biat etmediği ve doğru bildiği şeyden asla vazgeçmediği için, yeraltı ülkesinin
cehennemi olan Tantaros’a kapatır. Yanında büyük yuvarlak bir kaya durur.
Ayrıca Sisifos’un önünde koca bir tepe vardır. Sisifos’a verilen ceza, bu
kayayı tepeye kadar çıkarmasıdır. Sisifos, var gücüyle kayaya yüklenerek bu
kayayı tepeye çıkarmaya çalışır. Fakat Sisifos, kayayı tam tepeye ulaştırdım
derken kaya bir den gerisingeriye yuvarlanıyor. Sisifos zaman kaybetmeden
tekrar yükleniyor kayaya ve tepeye çıkarmaya başlıyor. Tam tepeye varınca yine
kaya aynı şekilde yuvarlanmaya başlıyor. Kaya aşağı doğru yuvarlandıkça Sisifos
geri dönüyor ve tekrardan kayayı yukarı çıkarmaya başlıyor. Bu bitmez tükenmez
bir hal almaya başlıyor. Sisifos umutsuzluğa bir an olsun kapılmadan inatla o
kayayı tepeye çıkarmaya odaklamıştır kendini. Karşısındaki kişinin kim
olduğunun hiçbir önemi olmadan, sadece başarıya odaklanmıştır. Hiç bitmeyen bir
umuttur onunki. Bu, yarım kalan her şeyin yeniden, umutla yapılmasıdır. Yeni
nesillere aktarılmasıdır bu. O kaya yalnızca bir kil yığını değildir Sisifos
için. O, tanrılara karşı baş kaldırması için elinde bulunan tek şeydir aslında.
Kaya gerisingeriye yuvarlandığında, onu her seferinde yeniden tepeye çıkarması
da yılmayacağının bir göstergesidir.
Bugün,
var olan sürecin sekteye uğraması demek Sisifos'ları yeniden ve daha da kararlı
bir biçimde doğurmak demektir. Böylesi bir iradenin karşısında okyanusların
ırmağa, denizlerin derelere dönüştürülmesi salt bir durumdur.